Philippe Starck

AXOR Starck iLE GEÇEN 25 YIL.

Philippe Starck ve koleksiyonu AXOR Starck.
1994 yılında tanıtılan AXOR Starck koleksiyonu, banyo tasarımını sonsuza dek değiştirmişti. AXOR Starck, radikal denebilecek seviyede basit oluşu ve yaşam kaynağı olarak suya duyduğu derin saygı ile yakaladığı başarılı çizgiyi, eskiden olduğu gibi günümüzde de sürdürmeye devam ediyor. AXOR Starck koleksiyonunu 25 yıl dönümünde AXOR ile bir araya gelen Philippe Starck, bir ikonun nasıl doğduğu hakkında sohbet etti.
Su taşıma sistemlerinin ilki: Pompa.
AXOR Starck koleksiyonunu yaratma fikri nasıl oluştu?

PS// Ben her şeyi basit tuttuğumdan dolayı fikri gerçekleştirmek çok kolaydı. Koleksiyon, suyun saflığını ve güzelliğini ön plana çıkarıyor. Suyu çok sevdiğim için, su ile ilgili olarak sesimi duyurabilme fırsatı benim için büyük bir onur olmuştu. Ben suyun üzerinde yaşıyorum. Suyun her zaman çok yakınındayım. Ayrıca suyun kendine has bir güzelliği var. Ne kadar çok maddi nesneyi su ile bir araya getirir ve ilişkilendirirsek, su da aynı ölçüde bu güzelliğini kaybediyor. Düşüncemiz, suya karşı duyulan derin ve köklü saygımızı yansıtan bir tasarım geliştirmek oldu. Ve tuhaf bir şekilde aklıma bir çiftlik gelmişti. Eski çiftliklerin su ile olan ilişkisi ve suyu kullanma şekilleri son derece basittir. Bir su kaynağı vardır. Bir boru vardır. Bir kova vardır. Bir pompa vardır (anlatırken koluyla pompalama hareketi yapıyor) ve su kovaya akar. Ve pompanın silüeti vardır (bunu söylediğinde eliyle havaya bir pompanın ve aynı zamanda AXOR Starck’ın dış hatlarını çiziyor). Tarihte suyu günümüzdeki gibi kullanabilmenizi sağlayan ilk obje pompa olmuştur. Dolayısıyla bu koleksiyondaki amaç, her şeyi (tasarımı) bir pompa kadar basit tutmak olmuştu.
Dünyanın ilk tasarımcı armatürü: AXOR Starck.
Üstesinden gelmeniz gereken belirli zorluklar ile karşılaştığınız olmuş muydu?

PS// En büyük zorluk, tuhaf bir şekilde mevcut trendlere karşı mücadele etmek olmuştu. Aslında çok ciddi çalışan bu branş, tuhaf bir düşünceye sahipti: Armatür ve lavabo modellerinin iki yılda bir değiştirilmesi gerektiği düşüncesi vardı. Tıpkı etek modellerinin değiştiği gibi. Bu çok absürt bir düşünceydi. Ben armatürümü tanıttığım zaman büyük bir sürpriz olmuştu, çünkü armatürün uçuk bir tasarımı yoktu. Hatta bana şöyle dediklerini hatırlıyorum: “Evet, güzel olmuş… Ama biliyor musun, bence çok da güçlü bir ifadesi yok.” Bunun üzerine “Güçlü derken neyi kastediyorsun?” diye sordum: “Bilirsin iste, şöyle daha çarpıcı bir şeyler görseydik keşke” diye cevap verdi. “Evet, ama su için öyle çarpıcı şeylere ihtiyacımız yok. Biz suyun saflığını ve güzelliğini yansıtabilmeliyiz” dedim. Fakat tasarımı gördüklerinde yaşadıkları o ilk şaşkınlıktan sonra bir anlayış oluştu ve bugün hepimiz hemfikiriz: Bu tasarım, sektörümüzün tasarım anlayışını kökten değiştirdi.
Şirketin Philippe Starck ile ilişkisini inşa eden Klaus Grohe.
Geçtiğimiz 25 yıl içerisinde bu ürün ile ilgili yaşanan unutamadığınız bir olay oldu mu?

PS// Hatırlayabildiğim tek olay, her şeyin nasıl başladığı. Bir çocuğun harika bir şekilde yetişebilmesi için, anne ve babanın birbirlerini sevmeleri gerektiği kanısındayım. Hiçbir proje, hiçbir şey sevgi üzerine inşa edilmediği takdirde başarılı olamaz. 25 yıl, belki de daha uzun bir süre önce Formantera Adası’ndaydım. Hava çok sıcaktı. Ağustos ayının bir günü öğle saatlerindeydi yanlış hatırlamıyorsam. Bisikletinin üzerinde cayır cayır güneşin altında perişan olmuş bir kişinin geldiğini gördüm. Bunun üzerine “Merhaba, Bay Starck? Konuşabilir miyiz?” diye sordu. “Ağustosun ortasında bir öğle saatinde mi?” diye sordum. Bunun üzerine “Benim bir şirketim var ve armatür üretiyoruz” diye tanıttı kendisini ve sohbet etmeye başladık. Birbirimize bayıldık. Gelen kişi Klaus Grohe’ydi. O zaman da inanılmaz birisiydi, bugünde öyle. Dünya kadar çok fikri vardı ve çok tutkuluydu. Beyin fırtınaları ve fikir alışverişiyle dolu sohbetimiz o kadar güzel geçmişti ki, sonrasında bu sohbetlerimiz bir gelenek hâline geldi ve her sohbetimizi aynı evde, aynı masada ve aynı saatte yapmaya devam ettik. Farklı bir teklifte bulunduğumda bana hep şöyle derdi: “Hayır, hayır, hayır, Paris’te buluşmak istemiyorum. New York’ta buluşmak istemiyorum. Formentera’da buluşmak istiyorum.”
Philippe Starck ve AXOR Starck.
AXOR Starck’ın başarısı, 25 yıl önce tanıtıldığı günden beri hep devam etti. Peki, bu koleksiyon neden bu kadar başarılı oldu?

PS// Çünkü gereksiz hiçbir fazlalığı yok. Çünkü tasarımın ve koleksiyonun zamansız vizyonu doğru kalite, doğru mantık, doğru öngörü ve doğru ergonomi temelinde gelişmişti.
AXOR Starck koleksiyonunun ihlam kaynağı.
Önümüzdeki 25 yıla baktığımızda, bu koleksiyon ne yönde gelişebilir? Nasıl bir değişime uğrayabilir?

PS// Kim bilir? 25 yıl içerisinde belki ölmüş oluruz belki de hâlen hayatta oluruz. Bu süre içerisinde bazı insanlar çok fazla su nedeniyle (yükselen deniz seviyesi nedeniyle), bazıları susuzluktan, bazıları da suları kirli olduğu için ölecekler. Su, gerçekten her şeyin merkezini oluşturuyor. Bu önemli konuyu nasıl gündemimizin başına taşıyabiliriz? Önemli soru budur. Tekrar ediyorum: insanlar şu konuştuğumuz an ölüyorlar. Geçmişte nefis medeniyetlerin yok olmasına, üstelik çok hızlı bir şekilde yok olmalarına izin verdik. Nedeni budur… Armatüre 25 yıl içinde ne olur? Bilemiyorum… çünkü suyun dünya genelindeki durumunun ne olacağını bilemiyorum.
AXOR Starck’tan musluk

Son sorumuz: AXOR Starck koleksiyonunun mesleğinizdeki yeri nedir? genel olarak izlediğiniz bir çizgiyi mi yansıtıyor?

PS// Ben zeki bir insan değilim. Karmaşık konuları düşünemiyorum. Ama bir konunun temelini, onu oluşturan eden yapı taşlarını ve genel olarak özünü bulmamda bana yol gösteren bir içgüdüye sahibim. Ve bu koleksiyon da tam bu içgüdünün sonucu olarak oluştu. Koleksiyonun başarısının ve kullanışlılığının ardında yatan neden de belki budur.

Vita // Philippe Starck

Günümüzün belki en tanınmış ve en etkili tasarımcısı olan Philippe Starck, gücünü gezegenimiz için duyduğu endişeden ve daha iyi bir dünya vizyonundan alıyor. Özgür ruhlu tasarımcı, yeteneğinin derinliği ve genişliği ile bilinmekte. Hoparlörlerden avizelere, motosikletlerden mega yatlara kadar tasarlamış olan Starck’ın sanki yapmadığı iş kalmamış. Tasarımlarını yaptığı oteller, kalıcı birer ikon hâline gelmiş. Günlük yaşamda kullandığımız obje tasarımları, en az olağanüstü iç tasarım çalışmaları kadar başarılı.

Philippe Starck’ı daha yakından tanımak için web sitesini ziyaret edin.

hansgrohe uzmanları

Size en yakın hansgrohe bayi veya yetkili servisine ulaşın